SİTEYE GİRİŞ İÇİN TIKLAYINIZ UYARI : +21 YAŞ

İstanbul Travestileri ve Mevsimsel Trafik Çilesi: “Bu Araba Hangi Şerit?”

istanbul travestileri ve trafikistanbul travestileri ve trafik

istanbul travestileri ve trafik

İstanbul travestileri ve trafik… İstanbul’un kadim dertlerinden biri. Ama konu İstanbul travestileri olunca, trafik sadece bir çile değil, tam bir “sosyal deney” haline geliyor. Özellikle de mevsimsel etkiler girince işin içine, “Trafik mi beni test ediyor, ben mi trafiği?” soruları havada uçuşuyor.

İstanbul’un Trafik Bulmacası

İstanbul trafiği dediğimiz bu stres dolu macera, şehrin vazgeçilmezi. Sabah işe, öğlen alışverişe, akşam eğlenmeye gitmeye çalışan herkesin yolu mutlaka aynı temel soruya çıkar: “Otobanda mı daha hızlı giderim yoksa yaya olarak mı?”

Ancak, İstanbul travestilerinin bu kaosta yaşadıkları daha da özel bir yer kaplıyor. Yüksek topuklularla yürüyen ama aynı zamanda trafiğin bitmek bilmeyen korna senfonisinden kaçmaya çalışan bir travestiyseniz, tam bir aksiyon filminde başrolsünüz demektir.

Mevsimsel Etkiler ve Trafik Sürtüşmeleri

Kış mevsimi geldiğinde İstanbul trafiği tam bir “ağır çekim drama” tadında işler. Yollar ıslanır, sürücüler yavaşlar, hava griye boyanır ve herkes asla bir yere varamayacakmış gibi hissetmeye başlar. Ama o uzun yürüyüş botları, paltoların altında parlayan mini etekler… İşte o zaman İstanbul travestileri adeta becerikli birer ninja gibi oluyor! Çünkü adımlarını dikkatli atmazsanız, bir anda yere kaymanız işten bile değil.

Ama asıl hikaye yaz aylarında başlar. Yaz trafiği, kıştan daha fazla sinir bozucu olabilir çünkü sıcaklık bir taraftan beyninizi, diğer yandan sabrınızı yakar. Saçlar yapılmış, makyaj tam gaz, mini bir elbise seçilmiş ama trafik bir türlü ilerlemiyor… Of! Klima açık, ama takside otururken dinlediğiniz arabesk radyonun etkisiyle içsel dramlarınız giderek derinleşiyor. Şehir belki karnaval gibi ışıldıyor ama siz hâlâ E5’te mahsursunuz. Kaos rüya oldu, rüya da gerçek.

Toplu Taşıma ve Özgüven Maratonu

Bir de işin toplu taşıma boyutu var. İstanbul’da bir travestiyseniz, metrobüs ve otobüs seferleri sizin için adeta “Survivor İstanbul” bölümü demektir. Balık istifi bir şekilde otobüse biniyorsunuz, insanlar bakış atıyor ama siz cool bir şekilde telefonunuzla ilgileniyorsunuz. Ancak duraklar azalmaya başladıkça, aşağıdan bir ses yükseliyor, “Neyse ki kısa mesafe!”

Toplu taşımadaki en sık rastlanan sorunlardan biri, “Bu kişi makyaj yapacak mı?” endişesi. Çünkü makyaj çantanıza ulaşmaya kalktığınızda ya eşyalarınız yere dökülür ya da otobüs bir anlık fren yapar ve eyeliner çekerken uzay boşluğuna hızla yuvarlanıyormuş gibi hissedersiniz.

Taksici Akademisi

Ama asıl mesele… Taksiciler. Özellikle gecenin karanlığında evinize dönmek istiyorsanız, adeta taksi oyunu oynuyorsunuz. “Abi sen Zincirlikuyu’ya gidiyor musun?” sorusuna 5 farklı cevap alabilirsiniz:

  1. Yok ben nöbet bırakacağım.
  2. Çok trafik var o tarafa gidemem.
  3. Zaten orada inersin yakın, yürürsün biraz.
  4. Trafik gelsin bana desin ki ʽGidelim.ʼ
  5. Hiçbir şey söylemeden hızla gözden kaybolur.

Ama bunların arasından taksiciyle uzlaşmayı başarırsanız, o taksi yolculuğu esnasında keyfi esprilerle sohbet açma şansınız bile olabilir. Taksiciler İstanbul travestileriyle genelde muhabbeti sever. “Abla sen hangi kuaföre gidiyorsun, ne güzel olmuş saç” klasik bir girizgâh örneğidir ve geceyi yumuşatır.

Esprili İstanbul Havası

İstanbul travestileri ve şehir trafiği arasında geçen bu tatlı/acı ilişki kartpostal misali bir gerçeklik. Şehrin tüm kaosuna, mevsimlere ve kornalara rağmen her şey biraz daha güzeldir. Çünkü size ne yaparsanız yapın, özgüvenle ve kahkahalarla bu yolda yürümek yakışır.

“Peki bu trafikten nasıl kurtulabiliriz?” diye soruyorsunuz belki. Size önerim şu olabilir; yola çıkmadan enerjinizi toplayın, en sevdiğiniz müzikleri playlist’inize sıralayın ve unutmayın ki her kazanın içinde bir fırsat vardır. Misal, trafiği bahane edip kuaförde biraz daha vakit geçirip şehrin top ışıklarıyla buluşmayı ertelemek bile bir kazanç sayılır!

Şimdi şöyle bir derin nefes alalım. Unutmayın, İstanbul’da trafiğe yakalanmış herkes birer savaşçıdır. Ama İstanbul travestileri? Onlar bu kaostan bir değil üç zafer çıkarır! 🌟

hk1sasa: